muhammed sultan mirza ne demek?

Muhammed Sultan Mirza (1375-1403), Timurlu Hanedanı'nın üyesi ve kurucusu Timur'un torunuydu. Timur'un en sevdiği torunu olan Muhammed Sultan, onun başlıca askeri komutanlarından biri olarak hizmet etti ve Altın Orda, Pers krallıkları ve Osmanlı İmparatorluğu'na karşı başarılı seferlerde öncü kuvvetlere yardım etti. Tarihçi Arabşah tarafından "asil doğası ve canlılığıyla açık bir dahi" olarak tanımlanan Muhammed Sultan, sonunda Timur tarafından imparatorluğun varisi olarak atandı. 1403'teki erken ölümü büyükbabasını çok etkiledi.

İlk yılları

Muhammed Sultan, 1375'te Cihangir Mirza'nın büyük oğlu ve onun eşi Sufi prensesi Sevin Beg Hanzade'nin tek oğlu olarak dünyaya geldi. Timur'un en sevdiği oğlu ve asıl varisi olan babası, doğumundan birkaç ay sonra öldü. Altın Orda Hanı Canibeg'in anne tarafından torunu olan annesi, daha sonra Cihangir'in küçük kardeşi Miranşah ile yeniden evlendi.

Askerî kariyer

Timur 1386'da Celâyir Sultanlığı'nın başkenti Tebriz'i ele geçirdi. O zaman sadece on yaşında olan Muhammed Sultan şehrin valisi olarak atandı. Beş yıl sonra, Altın Orda Hanı Toktamış'ın üzerine yapılan seferde dedesine eşlik etti. Başlangıçta ordudan önceki öncü birliklerin bir parçası olan Timur, daha sonra Haziran 1391'de Kunduzca Muharebesi sırasında tuttuğu ordu merkezinin komutasını ona verdi.

1393'te Fars Muzafferilerîne karşı sefere katıldı. Küçük üvey kardeşi Pir Muhammed ile birlikte, daha sonra ana orduya yeniden katılma emriyle çeşitli eyaletleri ele geçirerek Kürdistan üzerinden gönderildi. Timur, Muzafferî kralı Şah Mansur'un peşine düştü. İki ordu Şiraz şehrinin dışında karşılaştı; Timur sol kanadını Muhammed Sultan'a, sağ kanadını Pir Muhammed'e, merkezi ise amcaları Şahruh'a emanet etti. Muharebe Timurluların zaferiyle sonuçlandı, Şah Mansur Timur'un askerleri tarafından öldürüldü ve toprakları Timurluların egemenliğine girdi.

Muhammed Sultan, 1395'te Toktamış'a karşı Altın Orda topraklarına düzenelenen ikinci seferde de yer Timur'un ordusunda yer aldı. Terek Muharebesi'nde ordunun sağ kanadını yönetti ve Han'ın sol kanadına ağır hasar vererek onu geri çekilmeye zorladı, Toktamış kısa sürede muharebe alanından kaçtı. Ertesi yıl Basra Körfezi'ndeki Hürmüz Emirliği üzerine gönderildi. Muhammed Sultan, çeşitli eyalet kalelerini ele geçirdikten sonra, hükümdar Muhammed Şah'ı boyun eğmeye zorladı.

1397'de doğudaki Fergana eyaletinin valisi olarak atandı. Çin'e karşı düzenleyeceği muhtemel bir sefer fikrini göz önünde bulunduran Timur, torununa bölgedeki üsleri sağlamlaştırmasını ve güzergah boyunca toprakları ekmesini emretti. Muhammed Sultan'a kırk bin kişilik bir ordu verildi ve Ashapara bölgesinde bir kale inşa ettirildi, ardından Issık Göl tarafından daha doğuda bir kale daha inşa edildi. Muhammed Sultan, 1399'da komşu Doğu Çağatay Hanlığı'na karşı düzenlenecek seferler için bunları bir sınır hattı olarak kullanmayı amaçladı. Ancak bu plân, kuzeni İskender Mirza'nın, Çin Türkistan'ına bir baskın yapmak için Muhammed Sultan'ın Aşpara'daki müfrezelerini çekmesiyle önlendi. Bu keyfi davranış iki şehzade arasında bir kinin başlamasına neden oldu. Bir yıldan kısa bir süre sonra, Bir yıldan kısa bir süre sonra, İskender'in Fergana'ya nakledilmesinden sonra, Muhammed Sultan'ın kendisi de Semerkant'ın vasisi seçildi ve kuzeni şehir içinde yakalanarak gözaltına alındı. İskender'in atabegi ve yirmi altı asilzadesi idam edildi. Timur'un kan dâvasına tepki gösterdiğine dair haberler çelişkilidir; Bir rivayete göre, Timur meydana gelen ihtilaf için Muhammed Sultan'ı suçlamış ve İskender'i desteklediğini belirterek soylularının iadesini emretmiştir. Bir diğer rivayete göre ise, Timur Muhammed Sultan'ın yanında yer almış ve ceza olarak İskender'e falaka cezası uygulamıştır.

Muhammed Sultan, 1398'de Delhi Sultanlığı'na karşı yapılan seferin sürdürülmesi amacıyla Timur'a baskı yaptı. İmparatorun otobiyografisi olduğu iddia edilen Malfuzat-i Timuri, Muhammed Sultan'a şu konuşmayı atfetmiştir:

Timur'un varisi

Timur Hint seferinden bir süre önce Muhammed Sultan'ı varisi olarak atadı. Timur Aralık 1398'de Delhi'yi fethettiğinde hutbeyi orada okuttu ve şehzadenin adının yanında kendi adı da söylendi. Sikkelere ayrıca Timur ve kukla Çağatay Han'ın ardından Muhammed Sultan'ın adı ve "Vali al-lakhd" (taht varisi) unvanı da basıldı. İmparatorun varis seçimi; pozisyon veya başarıdan ziyade esas olarak doğuma dayanıyordu; şehzadenin anne tarafından gelen yüce soyuna ek olarak, Timur'un dört oğlundan yalnızca Muhammed Sultan'ın babası Cihangir, bir cariye yerine hür bir eşten doğmuştu.

1399'da Turan valiliğine atandı. Bunu iki yıl sonra, Timur'un "Hülâgû tahtı" olarak adlandırdığı eski Moğol İlhanlılığı toprakları üzerindeki bir atama takip etti. Bu topraklar daha önce Muhammed Sultan'ın gözden düşmüş amcası/üvey babası Miranşah tarafından yönetilmekteydi.

Timur 1402'de Osmanlı Sultanı I. Bayezid'e karşı yapacağı sefer için harekata başladı. Semerkant'tan çağrılan Muhammed Sultan Kemah Kalesi'ni kuşattı ve saldırdı. Bu hareket Timur'un müttefiki Mutahharten'den daha yeni kaleyi alan Bayezid'e karşı doğrudan bir meydan okuma ve provokasyondu. Sonuç olarak, 20 Temmuz 1402'de iki ordu Ankara Muharebesi'nde karşılaştı. Osmanlı kuvvetleri kesin bir yenilgiye uğradı ve kısa süre sonra Bayezid esir alındı. Muharebenin hemen ardından şehzade, Bayezid'in hazinesini ele geçirmek amacıyla Osmanlı başkenti Bursa'ya gönderildi. Ancak Muhammed Sultan'dan önce şehrin en büyük hazineleri Osmanlı şehzadesi Süleyman Çelebi tarafından kaçırıldı. Geriye kalanlar, daha sonra Timur'un imparatoriçesi Saray Mülk Hanım'a sunulan altın ve emaye işlemeli bronz kapılar da dahil olmak üzere Timur ordusu tarafından yağmalandı. Yağma bittikten sonra Muhammed Sultan şehri ateşe verdi.

Ölüm ve defin

Muhammed Sultan'a Kayseri'deki ana orduya yeniden katılması için Ankara üzerinden geri dönmesi emredildi. Bununla birlikte, bu yolculuk sırasında, muharebe esnasında aldığı yaralardan muzdarip olan şehzade, ciddi şekilde hastalandı. 12 Mart 1403'te Afyonkarahisar yakınlarında öldü. Torununun ölümü Timur'u derinden üzdü ve o tüm ordunun yas için koyu renk giysiler giymesini emretti. İki yüz atlıdan oluşan bir alay, Muhammed Sultan'ın naaşına Avnik Kalesi'ne kadar eşlik etti. Oradan, geçici olarak Sultaniye şehri yakınlarındaki Kedar'a gömülmek üzere götürüldü.

Ertesi yıl ölümünün yıldönümünde, Muhammed Sultan'ın cenazesi annesiyle birlikte Semerkant'ta yeniden gömülmek üzere alındı. Daha önce şehzade tarafından inşa edilen mevcut bir dini yapı kompleksinin parçası olan bir tekkeye defnedildi. Timur 1405 yılında öldükten sonra torununun yanına gömüldü. Son olarak, her ikisinin naaşları Timur'un halefi Şahruh tarafından muhtemelen 1409 civarında şimdiki gömülü oldukları Gur-i Emir'e taşındı. Başlangıçta yalnızca Muhammed Sultan için tasarlanan türbe, Timur hanedanının türbesi oldu.

Aile

Eşler ve cariyeler

Çocuklar

Kanika{{'}}dan

  • Yahya (d. 1400): Şah Ruh'un kızı Payanda Sultan Ağa ile evlendi
  • Ağa Biki (ö. 1419): Uluğ Bey ile evlendi
    • Habibe Sultan, Hanzade Begüm (d. 1412)

Tatali Bi{{'}}den

  • Sa'd-i Waqqas (1399-1417/18): Miranşah'ın kızı, Receb Sultan ile evlendi
    • Isiye Biki

Khand Sultan{{'}}dan

  • Nuh

Mihr Agha Hazare{{'}}den

  • Muhammad Cihangir (1396 - 1433): briefly made a puppet-Chagatai Khan by Khalil Sultan, married Maryam Sultan Agha, daughter of Şahruh
    • II. Muhammed Sultan (1416-1438)
    • Muhammad Halil
  • Aziz Sultan
  • A'isha Biki:
    • Sultan Ahmed

Devlet Sultan{{'}}dan

  • Şad Malik
  • Fatima Sultan

Canibeg{{'}}den

  • Sivindik Sultan

Lal Çiçek{{'}}ten

  • İsma'il

Kaynakça

Bibliyografya

Orijinal kaynak: muhammed sultan mirza. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.

Kategoriler