Sümerler: Mezopotamya'nın İlk Uygarlığı
Sümerler, Mezopotamya'da (günümüz Irak'ının güneyi) MÖ 4. binyılda ortaya çıkan ve tarihin bilinen en eski uygarlıklarından birini kuran halktır. Yazıyı icat etmeleri, karmaşık şehir devletleri oluşturmaları ve gelişmiş bir hukuk sistemi geliştirmeleri gibi başarılarıyla tanınırlar.
Tarihçe
Sümerlerin kökenleri tam olarak bilinmemektedir. Dilleri, bilinen diğer dil aileleriyle ilişkili değildir ve bu durum, kökenleri hakkında çeşitli teorilerin ortaya atılmasına neden olmuştur.
- Ubaid Dönemi (MÖ 5300-4100): Sümer öncesi dönem olarak kabul edilir. Bu dönemde, Mezopotamya'da tarım yerleşimleri ve basit sulama sistemleri gelişmeye başlamıştır.
- Uruk Dönemi (MÖ 4100-2900): Şehirleşme sürecinin hızlandığı, tapınakların ve kamu binalarının inşa edildiği dönemdir. Uruk, bu dönemin en önemli merkezlerinden biridir ve Sümer uygarlığının temelleri burada atılmıştır.
- Cemdet Nasr Dönemi (MÖ 3100-2900): Yazının ilk örneklerinin görüldüğü, idari ve ekonomik sistemlerin geliştiği dönemdir.
- Erken Hanedanlar Dönemi (MÖ 2900-2350): Şehir devletlerinin ortaya çıktığı ve rekabet ettiği dönemdir. Kiş, Ur, Lagaş ve Umma gibi şehirler bu dönemde öne çıkmıştır.
- Akkad Dönemi (MÖ 2350-2150): Akkad İmparatorluğu, Sümer şehir devletlerini fethederek Mezopotamya'da ilk merkezi devleti kurmuştur. Sargon, bu imparatorluğun kurucusudur.
- III. Ur Hanedanı (MÖ 2112-2004): Akkad İmparatorluğu'nun yıkılmasının ardından Sümerler, III.%20Ur%20Hanedanı altında yeniden birleşmişlerdir. Bu dönem, Sümer kültürünün yeniden canlandığı ve zirveye ulaştığı bir dönem olmuştur.
- Sümer'in Düşüşü: III. Ur Hanedanı'nın yıkılmasının ardından Sümer şehir devletleri, Elamlılar ve Amoriler gibi dış güçlerin saldırılarıyla zayıflamış ve sonunda tarihten silinmişlerdir.
Kültür ve Toplum
Sümer toplumu, karmaşık bir yapıya sahipti ve çeşitli sınıflardan oluşuyordu:
- Rahipler: Toplumda önemli bir role sahiplerdi ve tapınakların yönetiminden, dini törenlerin düzenlenmesinden ve kehanetlerden sorumlulardı.
- Yöneticiler: Şehir devletlerini yönetirlerdi ve genellikle askeri liderlerdi.
- Zanaatkârlar: Çömlekçiler, demirciler, dokumacılar ve diğer zanaatkârlar, toplumun ekonomik hayatında önemli bir rol oynuyorlardı.
- Çiftçiler: Nüfusun büyük bir çoğunluğunu oluşturuyorlardı ve tarım ürünleri yetiştirerek toplumun temel ihtiyaçlarını karşılıyorlardı.
- Köleler: Savaş esirleri veya borçlarını ödeyemeyenlerden oluşuyordu ve toplumun en alt tabakasını oluşturuyorlardı.
Sümerler, çok tanrılı bir dine inanıyorlardı. Başlıca tanrıları arasında Anu (gök tanrısı), Enlil (hava tanrısı), Enki (su tanrısı) ve İnanna (aşk ve savaş tanrıçası) bulunuyordu.
Bilim ve Teknoloji
Sümerler, bilim ve teknoloji alanında önemli ilerlemeler kaydetmişlerdir:
- Yazı: Çivi yazısı, Sümerlerin en önemli icatlarından biridir. İlk olarak MÖ 3200 civarında ortaya çıkmıştır ve kil tabletler üzerine kamış kalemlerle yazılıyordu.
- Matematik: Sümerler, altmışlık sayı sistemi'ni geliştirmişlerdir. Bu sistem, zaman ölçümü (saat, dakika, saniye) ve açı ölçümü (derece) gibi alanlarda hala kullanılmaktadır.
- Astronomi: Sümerler, gök cisimlerini gözlemleyerek takvimler oluşturmuşlardır.
- Sulama: Fırat ve Dicle nehirlerinden su kanalları açarak tarımı geliştirmişlerdir.
- Tekerlek: Tekerlek, Sümerler tarafından icat edilmiş ve ulaşım ve taşımacılıkta devrim yaratmıştır.
Hukuk
Sümerler, bilinen en eski hukuk sistemlerinden birini geliştirmişlerdir. Ur-Nammu Kanunları, Sümerlerin en eski kanun metinlerinden biridir. Bu kanunlar, mülkiyet hakları, aile hukuku, ceza hukuku ve diğer konuları düzenliyordu.
Sanat
Sümer sanatı, genellikle dini temaları işliyordu. Tapınaklar ve saraylar, heykeller, kabartmalar ve mozaiklerle süsleniyordu. Zigguratlar, Sümer tapınaklarının en önemli örneklerindendir.
Miras
Sümerler, insanlık tarihine önemli bir miras bırakmışlardır. Yazıyı icat etmeleri, şehir devletleri kurmaları, gelişmiş bir hukuk sistemi geliştirmeleri, bilim ve teknoloji alanında önemli ilerlemeler kaydetmeleri, sonraki uygarlıklara ilham kaynağı olmuştur. Sümer kültürü, Mezopotamya ve diğer bölgelerde gelişen uygarlıkları derinden etkilemiştir.