Türkiye İşçi Partisi (TİP), Türkiye'de faaliyet gösteren bir Marksist-Leninist siyasi partidir. 1961 yılında kurulan parti, Türkiye'deki ilk sosyalist partilerden biri olma özelliğini taşır. Farklı dönemlerde çeşitli isimler altında faaliyet göstermiş olup, günümüzde aynı isimle siyasi yaşamına devam etmektedir.
TİP, 13 Şubat 1961 tarihinde, aralarında Avukat Mehmet Ali Aybar'ın da bulunduğu 12 sendikacı tarafından kuruldu. Kuruluş amacı, işçi sınıfının haklarını savunmak ve Türkiye'de sosyalist bir düzen kurmaktı.
Parti, 1965 genel seçimlerinde Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) 15 milletvekili sokarak büyük bir başarı elde etti. Bu dönemde TİP, parlamenter yolla sosyalizme ulaşmayı hedefleyen bir çizgi izledi.
Ancak, parti içinde farklı görüşler ve ayrılıklar da baş göstermeye başladı. Mehmet Ali Aybar'ın "insancıl sosyalizm" anlayışı, parti içinde Marksist-Leninist kanadın tepkisini çekti.
12 Mart Muhtırası'nın ardından TİP, 1971 yılında kapatıldı.
1975 yılında Türkiye Emekçi Partisi (TEP) adıyla yeniden kurulan parti, 1980 askeri darbesiyle tekrar kapatıldı.
1980'li yıllarda, Türkiye Komünist Partisi (TKP) ve Türkiye Sosyalist İşçi Partisi (TSİP) gibi farklı isimler altında faaliyetlerini sürdürdü.
2017 yılında Türkiye Komünist Partisi'nden ayrılan bir grup tarafından TİP yeniden kuruldu. 2018 genel seçimlerine Halkların Demokratik Partisi (HDP) listelerinden katılan parti, 2 milletvekili çıkardı.
2023 genel seçimlerinde ise kendi listeleriyle seçime giren TİP, 4 milletvekili ile TBMM'de temsil edilmektedir.
TİP, Marksist-Leninist bir ideolojiye sahiptir. Parti programında, işçi sınıfının haklarını savunmak, kapitalizmi ortadan kaldırmak ve sosyalist bir toplum kurmak hedeflenmektedir.
TİP, ayrıca emperyalizme karşı mücadele etmekte, eşitlik, özgürlük ve demokrasi ilkelerini savunmaktadır.
TİP, tarihi boyunca farklı siyasi görüşlere sahip kişiler tarafından eleştirilmiştir. Özellikle soğuk savaş döneminde, komünist ideolojisi nedeniyle anti-komünist çevrelerin hedefi olmuştur. Günümüzde ise, bazı kesimler tarafından popülist söylemler kullanmakla ve radikal bir çizgi izlemekle eleştirilmektedir.