sokumsuz ne demek?

Sokumsuzluk (Absürtizm)

Sokumsuzluk (veya absürtizm), insanın evrenin anlamsızlığı ve amaçsızlığı ile yüzleşmesi sonucu ortaya çıkan felsefi bir görüştür. Temelinde, insanın anlam arayışı ile evrenin bu anlam arayışına kayıtsızlığı arasındaki uzlaşmaz çelişki yatar. Bu çelişki, varoluşsal bir boşluğa ve anlam krizine yol açar.

Temel Kavramlar

  • Absürt: Anlamsızlık, saçmalık, mantıksızlık anlamına gelir. Sokumsuzluğun temelini oluşturur.
  • Varoluşsal Anlamsızlık: İnsanın varoluşunun doğuştan bir anlamı veya amacı olmadığı fikri.
  • Uyumsuzluk (Çelişki): İnsanın anlam arayışı ile evrenin anlamsızlığı arasındaki uzlaşmazlık.
  • İntihar: Albert Camus'ye göre, absürtün farkına varan insanın önünde duran temel sorulardan biri.
  • İsyan: Absürtün farkına vardıktan sonra anlamsızlığa karşı direnmek, anlam yaratmaya çalışmak.
  • Özgürlük: Geleneksel değer yargılarından ve anlam dayatmalarından kurtulma, kendi anlamını yaratma özgürlüğü.
  • Tutku: Anlamsızlığa rağmen hayata bağlı kalmak, deneyimlemek ve yaşamak arzusu.

Tarihçe ve Gelişim

Sokumsuzluk, 19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında, özellikle Søren Kierkegaard ve Friedrich Nietzsche gibi varoluşçu filozofların düşünceleriyle temellenmiştir. Ancak, kavramın popülerleşmesi ve bir felsefi akım olarak belirginleşmesi 20. yüzyılın ortalarında gerçekleşmiştir.

  • Søren Kierkegaard: Varoluşçuluk'un öncülerinden olan Kierkegaard, inanç ve akıl arasındaki çelişkiye odaklanarak absürtün temellerini atmıştır.
  • Friedrich Nietzsche: "Tanrı öldü" ifadesiyle bilinen Nietzsche, geleneksel değerlerin çöküşünü ve nihilist bir dünya görüşünü savunmuştur. Bu durum, absürt düşüncenin gelişimine katkı sağlamıştır.
  • Albert Camus: Sokumsuzluğun en önemli temsilcilerinden biri olarak kabul edilir. "Sisifos Söyleni" adlı eseri, absürt kavramını detaylı bir şekilde ele alır.
  • Jean-Paul Sartre: Varoluşçuluk'un diğer önemli temsilcisi olan Sartre, insanın özgürlüğünü ve sorumluluğunu vurgulayarak absürt ile bağlantı kurmuştur.
  • Samuel Beckett: Tiyatro yazarı olan Beckett, eserlerinde absürt temalarını işlemiş ve insanın anlamsız bir dünyadaki durumunu yansıtmıştır. "Godot'yu Beklerken" adlı oyunu, absürt tiyatronun en önemli örneklerinden biridir.

Sokumsuzluğun Temel Argümanları

  1. Evrenin Anlamsızlığı: Evrenin doğasında bir anlam veya amaç bulunmamaktadır. İnsan aklı, anlam arayışında bulunsa da, evren bu arayışa kayıtsızdır.
  2. İnsanın Anlam Arayışı: İnsan, doğası gereği anlam arayan bir varlıktır. Hayata bir anlam yüklemek, varoluşunu anlamlandırmak ister.
  3. Uyumsuzluk: İnsanın anlam arayışı ile evrenin anlamsızlığı arasındaki bu uzlaşmazlık, absürt durumu yaratır.
  4. Absürtün Farkına Varmak: İnsan, bu uyumsuzluğun ve anlamsızlığın farkına vardığında, varoluşsal bir krizle yüzleşir.

Sokumsuzluğa Verilen Cevaplar

Albert Camus'ye göre, absürt ile yüzleşen insan için üç temel seçenek bulunmaktadır:

  1. İntihar (Fiziksel veya Felsefi): Anlamsızlığa dayanamayarak fiziksel olarak yaşamına son vermek veya anlam arayışından vazgeçerek felsefi bir intihar gerçekleştirmek. Camus bunu reddeder.
  2. Umut: Anlamsızlığa rağmen bir anlam olduğuna inanmak, dini veya ideolojik bir inanca sığınmak. Camus bunu da reddeder, çünkü absürdü yok saymaktır.
  3. İsyan: Anlamsızlığın farkında olarak, ona karşı direnmek, anlam yaratmaya çalışmak ve yaşamaya devam etmek. Camus bunu savunur. İsyan, absürdü kabul etmek ve onunla sürekli bir mücadele içinde olmak anlamına gelir.

Sokumsuzluğun Etkileri

Sokumsuzluk, birçok farklı alanda etkili olmuştur:

  • Felsefe: Varoluşçuluk ve nihilizm gibi akımlarla yakından ilişkilidir.
  • Edebiyat: Albert Camus, Franz Kafka ve Samuel Beckett gibi yazarlar, eserlerinde absürt temalarını işlemişlerdir.
  • Tiyatro: Absürt tiyatro, geleneksel tiyatro formlarını reddederek, insanın anlamsız bir dünyadaki durumunu yansıtan oyunlar üretmiştir.
  • Sanat: Sürrealizm ve Dadaizm gibi sanat akımları, absürtün etkilerini taşımaktadır.
  • Psikoloji: Varoluşsal psikoloji, insanın anlam arayışının ve anlamsızlıkla başa çıkma yöntemlerinin önemini vurgular.

Sokumsuzluğa Yöneltilen Eleştiriler

Sokumsuzluk, bazı eleştirilere de maruz kalmıştır:

  • Karamsarlık: Sokumsuzluğun, karamsar ve umutsuz bir dünya görüşü sunduğu eleştirisi.
  • Pratiklik Eksikliği: Sokumsuzluğun, günlük hayatta insanlara pratik bir rehber sunmadığı eleştirisi.
  • Öznellik: Anlamın tamamen öznel olduğu iddiasının, değerlerin ve ahlakın göreceliğine yol açabileceği eleştirisi.

Sonuç

Sokumsuzluk, insanın evrenin anlamsızlığı ile yüzleşmesi sonucu ortaya çıkan karmaşık ve derin bir felsefi görüştür. Anlam arayışının boşunalığını vurgulamasına rağmen, absürtün farkına varan insanın, isyan, özgürlük ve tutku gibi kavramlarla hayatına anlam katabileceğini savunur. Sokumsuzluk, insanın varoluşsal sorgulamalarına ve anlam arayışına farklı bir perspektif sunar.

Kendi sorunu sor