Saf şiir, 20. yüzyılın başlarında ortaya çıkan ve şiirin her türlü ideolojik veya didaktik kaygıdan uzak, sadece estetik bir değere sahip olması gerektiğini savunan bir şiir anlayışıdır. Bu akım, şiirin anlamından ziyade, ses, ritim, imge ve semboller aracılığıyla yarattığı duygu yoğunluğuna odaklanır.
Temel Özellikleri:
Sanat için sanat anlayışı: Saf şiir, sanat%20için%20sanat ilkesini benimser. Şiir, herhangi bir toplumsal fayda ya da propaganda amacı gütmeden, sadece estetik zevk verme amacı taşır.
Estetik kaygı: Şiirde estetik güzellik ön plandadır. Ses uyumu, ritim, ahenk gibi unsurlara büyük önem verilir.
İmge ve sembol kullanımı: Saf şiirde imge ve semboller yoğun olarak kullanılır. Bu imgeler ve semboller, okuyucunun duygusal dünyasına hitap etmeyi amaçlar.
Bireysellik: Şair, kendi iç dünyasına yönelir ve bireysel duygularını, duygular algılarını şiirine yansıtır.
Anlam kapalılığı: Saf şiirde anlam genellikle açık ve net değildir. Şiirin amacı, okuyucuyu düşünmeye sevk etmek değil, onda belirli bir duygu veya atmosfer yaratmaktır.
Biçimsel mükemmeliyetçilik: Şiirin biçimine büyük önem verilir. Dize sayısı, kafiye düzeni, ölçü gibi unsurlar titizlikle seçilir.
Önemli Temsilcileri:
Türkiye'de Ahmet%20Haşim, Yahya%20Kemal%20Beyatlı, Ahmet%20Muhip%20Dıranas ve Cahit%20Sıtkı%20Tarancı gibi şairler saf şiirin önemli temsilcilerindendir.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page