müsâmeretü'l-ahbâr ne demek?

Müsâmeretü'l-Ahbâr() ya daTezkire-i Aksarâyî, İlhanlı Hanı Ebu Said Bahadır'ın tahta oturmasıyla Anadolu valisi tayin edilen Emir Çoban'ın oğlu Timurtaş adına Kerimüddin Mahmud-i Aksarayî tarafından Farsça yazılan eser. 1323 yılında tamamlanan eser günümüzde İbn Bîbî'nin el-Evâmirü'l-Alâiyye fi'l-umûri'l-Alâiyye{{'}}sinin ardından Selçuklu tarihi hakkındaki en önemli kaynak olarak kabul edilmektedir.1

Kitap Anadolu'nun İlhanlı hakimiyeti hakkındaki tarihi hakkında bilgiler vermektedir.2 Anadolu Selçuklu Devleti'nin gerileme dönemi hakkında el-Evâmirü'l-Alâiyye fi'l-umûri'l-Alâiyye{{'}}nin bittiği 1282 yılından 1323 yılına kadar en önemli kaynak konumundadır.

Aksarayî eserini yazarken İbn Abdürabbih'in el-İkdü'l-Ferîd, Beydavi'nin Nizâmü't-Tevârih ve Ebu Bekir es-Sûlî'nin Kitâbü'l-Evrâk adlı eserleri ile bazı selçuknâmelerden faydalanmıştır.3 Ayrıca Müneccimbaşı Ahmed Dede Câmiu'd-Düvel eserini, Kadı Ahmed Negîdî ise el-Veledü'ş-şefîk isimli eserini yazarken Anadolu Selçukluları ile ilgili konularda Müsâmeretü'l-Ahbâr{{'}}ı kaynak olarak kullanmışlardır.4

Eser günümüz Türkçesine ilk olarak Nuri Gençosman tarafından çevrilmiş, tam çevirisi ise Mürsel Öztürk tarafından yapılmıştır.5

Eserin bölümleri

Dört bölüm halinde yazılan eserin ilk bölümünde rumî, arabî, yezdicird ve celalî takvimlerden bahsedilmektedir. İkinci bölümde Muhammed'den başlayarak Dört Halife, Emevî halifeleri ve Abbasî halifeleri özetle anlatılmaktadır. Üçüncü bölümde Büyük Selçuklu Devleti'nin kuruluşu ve yıkılışına, Anadolu Selçuklu Devleti'nin kuruluşundan II. Gıyaseddin Keyhüsrev dönemine kadar olan zamana değinilmektedir. Dördüncü ve son bölümde ise Anadolu Selçuklu Devleti'nin son 75 yıllık tarihini anlatmakta olup kitabın da en hacimli kısmını oluşturmaktadır.

Eserin üslubu

Kitabın ilk üç bölümünde olayları yalın bir dille ve özetleyerek aktaran Aksarayî kitabın asıl önemli kısmını oluşturulan dördüncü bölümde bu üslubunu bırakarak süslü bir dile başvurmuştur. İran edebî tarihçiliğinin etkilerinin görüldüğü bu bölümde dili süslemek ve görüşlerinin haklılığını doğrulamak amacıyla sık sık ayet, hadis, ünlü sözler ve Farsça ile Arapça şiirler aktarmıştır. Ancak aktarılan bu şiir ve sözler zaman zaman anlatım bütünlüğünü bozacak raddede olmuştur. Eserdeki şiirlerin çoğunun şairinin ismini vermeyen Aksarayî eserinde şiirini aktardığı şairlerden yalnızca Hakanî, Mütenebbî, Emir Mu'izzî, Fidevsî-yi Tusî, Kabûs bin Vuşmgîr, Rıza Baba ve Senai-yi Gaznevî'nin ismini zikretmektedir. Ayrıca aktarılan şiirlerin bir kısmı da madde tarihlerden oluşmaktadır.

Ayrıca eserde olayların arasına yerleştirilen tembihler ile okuyucuya ders vermek ve düşündürmek amaçlanmış, bu yönüyle de kitap siyasetnameye benzetilmiştir.

Kaynakça

Özel

Genel

Dış bağlantılar

Orijinal kaynak: müsâmeretü'l-ahbâr. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.

Footnotes

Kategoriler