Kureyş, İslam öncesi Mekke'sinde yaşamış ve Hz. Muhammed'in de mensubu olduğu en önemli ve etkili Arap kabilesidir. Kökeni, İbrahim peygamberin oğlu İsmail'e kadar uzanır. Kureyş'in Mekke'deki egemenliği, Kusay bin Kilab'ın liderliği ele geçirmesiyle başlamıştır. Kusay, Mekke'ye yerleşerek Kâbe'nin ve şehrin yönetimini ele geçirmiş, Darü'n-Nedve gibi önemli kurumları kurarak Kureyş'in siyasi ve dini otoritesini sağlamlaştırmıştır.
Kureyş, Mekke'nin ticari hayatında da büyük bir rol oynamıştır. Özellikle Kış ve Yaz Seferleri sayesinde geniş bir ticaret ağına sahip olmuş ve zenginleşmiştir. Bu seferler, Yemen ve Suriye bölgelerine düzenlenerek farklı coğrafyalardan malların Mekke'ye getirilmesini sağlamıştır.
İslam'ın doğuşuyla birlikte Kureyş, başlangıçta yeni dine karşı çıkmış ve Hz. Muhammed'e ve Müslümanlara büyük baskılar uygulamıştır. Kureyş'in önde gelen isimleri, atalarının dinini terk etmeyi reddederek İslam'ın yayılmasını engellemeye çalışmışlardır. Ancak, zamanla Kureyş'in bazı üyeleri İslam'ı kabul etmiş ve Mekke'nin Fethi ile birlikte Kureyş'in İslam'a girişi hızlanmıştır. Fetihten sonra Kureyş, İslam toplumunda önemli bir yere sahip olmuş ve birçok Kureyşli, devlet yönetiminde ve ordu içinde önemli görevler üstlenmiştir.
Kureyş suresi, Kur'an'da yer alan ve Kureyş kabilesine Allah'ın verdiği nimetleri hatırlatan bir suredir. Bu surede, Kureyş'in güvenli bir şekilde seyahat edebilmesi ve rızkını elde edebilmesi için Allah'a şükretmesi gerektiği vurgulanır.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page