kültürel mücadele (tarım) ne demek?
Kültürel mücadele, tarım sürecinde zararlı canlıların meydana
gelmesini önleyecek üretim sistemlerinin kullanıldığı yöntemleridir. Tarla yeri ve
tohum seçimi, ekim-dikim zamanı ve şekli, besleme, bakım,
ve saklama şartlarının en az zararlı ve
hastalık oluşacak şekilde ayarlanmasıdır. İnsan sağlığında koruyucu
hekimlik yöntemine benzemektedir.
Genel özellikleri
Tarımsal mücadele yöntemleri içerisindeki en düşük
yöntemdir. Kültürel yöntemlerle
hastalık, zararlı ve yabancı otların zararlarının engellenmesini
amaçlar. Bu yöntem, dayanıklı tür ve çeşit kullanımı,
, ekim ve hasat dönemlerinin seçimi,
sağlıklı fide ve kullanımı, gençleştirme,
, değişik toprak işleme, sıra aralarının
belirlenmesi gibi önlemleri kapsamaktadır.
Tarımın tarihi gelişim seyri içinde bitki koruma süreçleri zamanla
değişmiştir. Beli başlı zirai mücadele yöntemleri şunlardır:
- 1.Kültürel mücadele, 2. , 3., 4. , 5.
Bu yöntemler ayrı kullanılacakları gibi Entegre mücadele adı ile
birlikte de kullanılabilirler. Entegre (bütünleşik) mücadele
yapılırken, kültürel, biyolojik ve biyoteknik yöntemlere öncelik
verilir. Kullanılmak istenen kimyasal mücadele yöntemi de bu sitemime
dahil edilmelidir. Kimyasal mücadele en son başvurulacak yöntemdir.
Kültürel mücadele 1. bu
yana kullanılmasına rağmen, son yıllarda göz ardı edilmektedir.
Yakın zamanlarda ortaya çıkan kimyasal yöntemler hariç, uzun yıllar tüm
insanlar zirai mücadelede kültürel mücadeleyi kullanmaktaydı. Bitki
doğasına uygun tarzda yetiştiriliyor, insan eliyle herhangi bir canlının
lehine veya aleyhine müdahale edilmiyordu. Bu yöntem her zaman için
belli bir ürün kaybını göze almayı gerektirir. Kültürel mücadele ve üzerinde
en az tehdit oluşturan bitki koruma yöntemidir.
Avantajlar ve riskler
Kültürel mücadelenin en önemli problemi işçilik maliyeti ve bilgi
eksikliği, en iyi yönü doğal kaynaklar üzerinde negatif tesirinin
olmamasıdır.
- Kültürel mücadelenin faydaları kısaca şunlardır:
Çevre dostudur, kalıntı yapmaz, etkisi uzun sürer, zararlının direnç
geliştirmesi görülmez, kullanıcı dostudur, iyi tarım ve kullanılabilir, entegre mücadeleye
uyumludur, basit teknoloji ve az bilgi uygulama için yeterlidir,
karmaşık makinelere ihtiyaç duyulmaz. Kimyasal mücadele ürünlerinin
kolay ulaşılması, kolay uygulanması ve kısa zamanda etki etmesi çiftçi
davranışlarını etkilemektedir. Yukarıda faydaları sıralanan kültürel
mücadelenin bazı dezavantajları ve sorunları da bulunur.
- Kültürel mücadelenin risk ve sorunları:
Emek ve bilgi gerektiren yoğun bir iştir, sezon içinde oluşan kronik
sorunlara acil çözüm üretemez, arzu edilen etki geç meydana gelir,
sezonluk veya tek yıllık bitkiler için zor uygulanır, epidemik
zararlılara çözüm üretemez, verim kayıplarını göze almak gerekir.
Başlıca yöntemler
- İklime uyumlu bitki türü ve çeşidinin seçilmelidir: Bölge iklim
şartlarına uyum sağlamış türler ve bitkiler seçilmesi bitki sağlığı
tehlikesini azaltmaktadır. Uygun tür seçimi ile aşırı sıcak veya
soğuk havalardan, ilkbahar ve sonbahar donlarından, yağış fazlalığı
veya noksanlığı gibi tehlikelerden bitkiler korunmuş olur.
- Toprak yapısına uygun bitki seçilmelidir: bitkiler dikildikten sonra uzun zaman
sabit kalacağından toprak seçimi mühimdir. Şeftali ve zeytin killi
toprakta yetişmez, kestane, badem, kayısı taşlı ve kireçli
toprakları severler. Toprakta derinlik az ise sert çekirdekli
meyvelerin bodur türleri tercih edilmelidir.
- imkanına uygun bitki seçilmelidir:
Sağlıklı ürün için bitkinin kaliteli su ile yeterince sulanması
gerekir. Tarla kurulmadan önce su bulunmalı kalitesi ve miktarı
kontrol edilmelidir. Meyve bahçeleri için ağaçların 10 yaşında, en
sıcak haftada tüketecekleri su göz önüne alınmalıdır. Suyun hastalık
taşıyıcısı bir topraktan geçerek gelmediği bilinmelidir.
- Uygun aralıkla bitki dikimi yapılmalıdır: Bitkileri sık dikmek,
fazla ürün anlamına gelmez. Sık dikim ile güneşlenme engellenir, nem
artar bu nedenle hastalığı, beyazsinek
ve gibi zararlılar çoğalır.
Gereğinden seyrek dikmeninde, güneş yanıklığını artırmak, verimi
düşürmek, rüzgar etkisini artırmak, nem kaybına neden olmak gibi
zararları bulunur.
- Uygun ekim nöbeti ve bitki karışımı seçilmelidir: Bitkilerin bazı
salgıları diğer bitkiler için zararlı olabilir. Ceviz, marul,
domates ve limonun büyümesini engeller. Türü aynı olan bitkiler
besin rekabetine girerler. Pırasa ile soğan, beyaz lahana ile
karalahana yakın dikilmemelidir. Aynı yılda benzer bitkileri bir
araya dikmemek gerektiği gibi, gelecek yıllarda da aynı türler aynı
alana dikilmemelidir. Aksi halde aynı besinleri kullandıklarından
besin eksikliği hissedilir, hastalık ve zararlılar çoğalmaya başlar.
Ekim nöbeti uygulaması ve bitki sağlığı açısından
en iyi kültürel mücadele yöntemidir. Birçok ülkede ve Türkiye’de
şeker pancarında 4 yıllık, patateste 3 yıllık ekim nöbeti yasal
zorunluluktur.
- Ekim, dikim ve hasat yöntemlerine uyulmalıdır: Zararlı böceklerden
korunmak ve sağlıklı ürün temin etmek için erken dikim
yapılmamalıdır. Kimi zararlılardan korunmak için geç dikmek
yararlıdır. Mısırı haziran ortası gibi geç dikmek karşı koruma sağlar. Sebzelerin geç
hasadı, ürünün bozulmasına zararlıların üremesine neden olur. Geç
hasat edilen şalgam, havuç ve lahana üzerinde yaprak sinekleri
üremektedir. Hasatta bitki üzerinde gereksiz ve büyük yaralar
oluşturmak yaygın bir hatadır. Sebzeleri makasla kesmek, ağaca
çıkmadan, dalı kırmadan ve toprak bulaştırmadan, yağıştan hemen önce
ve sonra hasat yapmamak hastalık bulaşmasına engel olur.
- Bitkiye uygun sulama yapılması: Sular bakteriyel ve mantari
hastalıkların taşıyıcısı olduklarından bitki gövdesine teması
istenmez. su
bitkiye temas etmektedir. Yağmurlama sulama meyve ağaçlarında
mantari ve bakteriyel hastalıkları artırır. Fazla su bitkiyi boğar,
susuz kalan bitki savunma gücünü yitirir, böcek ve örümceklerden
zarar görür. Susuzluk bitkilerde gövdenin çatlaması ve yaprak
dökülmesine, fazla sulama kök çürüklüğü hastalığına neden olur.
- zamanı, miktarı ve şekli
ayarlanmalıdır: Yanmamış hayvan gübresi kullanılmamalıdır. Hayvan
gübrelerinin içinde yabani ot tohumu ve hastalık taşıyıcısı bulunur.
, haziran böceği ve bozkurt için
iyi üreme alanıdır. Azotlu gübre çok kullanılırsa yaprakbiti ve
beyazsinek gibi emici zararlılar çoğalır.
- Seyreltme ve budama yapılması: Kırık ve hastalıklı dallar ile fazla
aksamım budanması güneşlenme ve havalanma açısından gereklidir.
Koltuk alma özellikle sera sebzeleri için önemlidir. Gereksiz
yapraklar mildiyö, beyazsinek ve yaprakbiti gibi zararlılar ile
hastalıklara neden olur. Unlubit, elma iç kurdu, torbalı koşnil ve
harnup güvesi bitişik meyvelere yumurta bırakırlar.
- Toprak işleme: 3-5 yılda bir toprağın derin sürülüp, 2-3 gün
bekletilmesi zararlı tohum ve böceklerin kuşlar tarafından
tüketilmesini sağlar. Ürünleri çapalamak yabancı ot kontrolünde
faydalıdır.
- Tarlalarda
bulundurulmalıdır. Yabani kuşlara yuva yapmaları için hoşgörü
gösterilmelidir. Kanatlılar bahçelerdeki zararlılardan,
, , danaburnu,
, bozkurt ile ağaç gövde ve kök kurtları
ile mücadeleye yardımcı olurlar. Yine tarla zararlıları ile beslenen
, ,
, ve
gibi hayvanlar öldürülmemelidir.
- : Meyve sebzelerin kök bölgesinin
plastik, kumaş saman, bitki artıkları gibi örtücüler ile kapatılması
hem su kaybına, hem de yabancı ot mücadelesine katkı sağlar.
Sulamada % 25-30 katkı sağlayan yöntem dikimle birlikte uygulanır.
Malç örtüsü hasattan sonra kaldırılmazsa zararlı böceklere yuva
olmaktadır.
- Elle toplama: Küçük tarım alanlarında zararlı böcekler ve yabani
otlar elle toplanıp imha edilebilir. Böcekler güneş doğmadan
erkenden toplanmalıdır.
Kaynakça
Orijinal kaynak: kültürel mücadele (tarım). Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Kategoriler