finler ne demek?

Finler1 (Fince: suomalaiset, İsveççe: finnar), Finlandiya'da yaşayan yerli halkın etnik kökenidir.

Finler, Finlandiya dışında Norveç'teki Kvenler, İsveç'teki Tornedalyanlar, Rusya'daki Ingriyalılar olmak üzere farklı ülkelerde de yaşamaktadır. Finler arasında "heimo" diye adlandırdıkları oymaklar bugün iç göç nedeniyle önemini yitirmiştir. Çoğunlukla Estonca ve Karelyaca gibi Baltık-Fin dilleri arasında bulunan Finceyi konuşurlar. Finlerin nüfusu yaklaşık 8 milyondur.

Tarihçe

Finler, Finlandiya'ya yaklaşık 2000 yıl önce ulaşmaya başlayan Baltık bölgesinden gelen göçmenler ile Buz Çağı'ndan sonra bölgeye taşınan asıl yerlilerin soyundan gelir. Dil bakımından ise Estonlar ve Macarlar ile birlikte Finler de Fin-Ugor dil ailesine mensuptur.2 Finlerin %84.6’sı (2002) Protestan Hristiyandır ve Evangelik Luteryan Kilisesine mensupturlar.3

İddialar

Finler ile Türklerin akraba olduğunu ileri sürenler vardır.4

Kültür

Müzik

Fin müziğinin ilk dönemlerinde övünülecek pek bir şey olmamakla birlikte sadece Jean Sibelius’un (1865-1957) çıkışı Fin müziğinin tanınmasını sağlamıştır. Günümüzdeki Fin bestecileri kendi tercihleri doğrultusunda ilerlemektedir. Einojuhani Rautavaara, Kaija Saariaho ve Magnus Lindberg dünyaca ün kazanan Fin bestecilerinden sadece birkaçıdır. Uluslararası müzik alanında ayrıca şaşırtıcı sayıda Fin orkestra şefi bulunur. Esa-Pekka Salonen, Jukka-Pekka Saraste, Osmo Vänskä ve Sakari Oramo bunların en iyi örneklerindendir.

Opera dünyasında ise Karita Mattila, Matti Salminen, Jorma Hynninen ve Monica Group dünyadaki başlıca opera binalarında düzenli olarak sahneye çıkmaktadır.

Çağdaş Fin, halk müziği ile popüler müzikte başarılı bir yol katetmektedir. Kadın halk müziği gruplarından Värttinä, kendi tarzı ile büyük başarı yakalamıştır. Önde gelen Caz gruplarından ikisi Trio Töykeät ve Jukka Perko & Hurmio’dur. Tamamen farklı bir müzik ise üç viyolonsellist ve bir davulcudan oluşan ve heavy metal çalan Apocalyptica tarafından yapılmaktadır.5

Edebiyat

En eski Fin edebiyatı, kökleri 1500 yıl öncesine giden sözlü anlatıma dayanan halk şiiridir. Halk şiiri dünyanın en büyük epiklerinden biri olan Kalevala için de tema olmuştur. Yazılı Fincenin çok kısa bir tarihi vardır. Mikael Agricola, İncil çevirisi ile 1548’de yazılı Finceye bir şekil vermiştir. İlk detaylı Fin edebiyatı İsveç dilinde 18. yüzyılda yazılmıştır. İlk önemli Fin yazar Aleksis Kivi 1860’larda ortaya çıkmıştır. Uluslararası tanınan Fin yazarlar arasında 1939 Nobel Ödülünü kazanan F.E. Sillanpää, Mika Waltari, Vainö Linna, Veijo Meri, Paavo Haavikko ve Arto Paasilinna bulunmaktadır.

Finlandiya’da tiyatroya halk tarafından duyulan istekliliğin anahtarı ulusal bilinçlenme ve işçi hareketi ile yakın bağları olan ulusal karakter ve belirli geleneklerdir. Minna Canth, 19. yüzyılın sonlarındaki en başarılı oyun yazarıdır. Canth, oyunlarında kadının toplumdaki yerini ve savunulan çağdaş radikal sosyal fikirleri tasvir etmektedir. Fin edebiyatının büyük bir kısmı kadınlar tarafından yazılmıştır: L.Onerva, Maria Jotuni, Eeva Joenpelto, Annika Idsröm ve Anja Snellman sadece birkaçıdır.

Yaşam tarzları

Eski Fin tarım toplumlarında büyük aileler farklı kuşaklarla aynı çatı altında yaşardı. Ekonomik yaşam çeşitlendikçe daha fazla insan mesleklerini değiştirdi ve kasabalar ve sanayi merkezlerinde yaşamaya başladı. Büyük aileler kaybolmaya başladı. Günümüzde büyükanne ve büyük babaların çocukları ile birlikte yaşadığına pek rastlanmaz. Emeklilik zamanı geldiğinde insanlar genellikle emeklilik daireleri edindikleri merkezler veya ihtiyaçlarını gidermek üzere özel olarak tasarlanan bazı yardım merkezlerine gitmektedir. Kendilerine bakmakta güçlük çeken yaşlılar için özel bakım evleri mevcuttur. Sınıf farklılıkları Finlandiya’da son zamanlarda gittikçe azalmıştır ve günümüzde bu farklılık gelirden çok yaşam biçiminde kendini göstermektedir. Tıbbi bakım, aile ödenekleri, işsizlik yardımları ve emeklilik maaşı gibi radikal gelişmelerin ardından gerçek yoksulluk tamamen ortadan kalkmıştır. Meslekler arasında hala gelir farklılıkları bulunmasına karşın herkesin temel ihtiyaçları karşılanmaktadır. Finler eğitime büyük saygı duymakta, hatta onu gelirden daha önemli görmektedir. Dolayısıyla daha yüksek gelirler başka mesleklerden elde edilse bile hukuk, tıp ve eğitim alanlarındaki mesleklere saygı duyulmaktadır. Çoğu Fin tatillerini yaz aylarında bir ay ve kış aylarında bir hafta izne çıkarak yapmayı tercih etmektedir. Kış aylarındaki tatil genellikle Şubat ayındaki okulların 'kayak tatili' sırasında alınır. Bazıları yazlarını bir göl kenarında kentlerden uzak sessiz yaz kulübelerinde geçirirken diğerleri ülke çapında seyahat ederek kamp kurmakta veya akrabalarını ziyaret etmektedir. İnsanların çoğu tatillerinin bir kısmını yurt dışında geçirir, bunun için özellikle Türkiye, İspanya, Yunanistan veya İtalya’nın güneşli sahilleri veya egzotik Doğu tercih edilir.

Din

Tüm Finlerin çok dindar olduğu iddia edilmese de, hemen hepsi vaftiz edilmiş ve kilisede evlenmeyi ve gömülmeyi kabul etmiştir. Burada da diğer yerlerde olduğu gibi geleneksel yiyecekler ve hediye alış verişleri ile dolu Noel ve Paskalya ziyafetleri düzenlenmektedir. Üçüncü büyük festival olan Yazdönümü Bayramı'nda şehirler boşalır ve şehirlerin dış kesimleri millî kostümler, bayraklar ve flamalar ile süslenir. Anneler Günü mayısta, Babalar günü ise kasımdadır.6

Başlıca ilgi alanları

Çok sayıda Fin, boş zamanlarını göl veya nehir veya deniz kenarındaki sayıları neredeyse 400,000’i bulan kulübelerinde geçirir. Ayrıca ülkedeki en güzel bölgelerin yanında kiralık iyi donanımlı kulübeler veya kabinler ile tatil köyleri vardır.

Çoğu kişi Finlandiya’daki en iyi mevsimin kayma şansını elde etmeleri bakımından kış ayları olduğuna inanır. Karla kaplı ormanlarda veya buzla kaplı bir göl üzerinde gün ışığında kayak yapmak birçok Fin arasında favori etkinliktir. Kayak için Güney ve Orta Finlandiya’da en ideal zamanı kar yüzeyinin bahar güneşi ışıklarında parladığı mart ayıdır. En büyük kayak merkezleri Laponya ve Orta Finlandiya’da bulunur. Kuzey ışıkları ise görülmeye değerdir

Kültürler ve Finlandiya hakkındaki kitaplar

Beyaz Zambaklar Ülkesinde

  • Grigoriy Petrov "Beyaz Zambaklar Ülkesinde" adlı kitabında çeşitli aralıklarla seyahat notlarından oluşan kitabında Finlandiya hakkındaki gözlemlerinde Fin insanının sakin ve sessiz oluşu, nasıl İsveç hakimiyetinden kurtulduğu yer almaktadır.

İsveç hakimiyetinden kurtuluş

Snelman adındaki bir halk öğretmeni ve onun eğittikleri öğretmenler ile halk teşvik edilmiş, öğretilmiş ve daha bilgili akıllı nizami bir hale getirilmiştir. İsveç hakimiyetinden sonra (Rusya'ya katıldıktan sonra) İsveç memurları yerine Fin memurları atanmış , orduda Fin subayları olması sağlanmıştır.

  • Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitabında:

"Eskiden Finlandiya'da ispirtolu içki içilmez ; 1907 tarihli bir kanunla her türlü sarhoş eden içki yasak edilmişti. Votka Fin halkı arasına yayılmayı denenmiş fakat Finler boykot yaparak kantilere ayak basmayınca kapanmak zorunda kalmıştır. Belki de, ispirtolu içkilere karşı bu genel tutumdan ötürü, bu tutum ve çekinmenin sonucu olarak -ki Fin ulusunun geleceğini daha çok garanti eder-Finlandiya'da Avrupa için "uygarlığın kaçınılmaz ürünü" sayılan o sokak ahlaksızlığından eser bile yoktur." diye eskiyi anlatmaktadır."

Yemek

Ren geyiği eti, halkın millî yemeği sayılır. Ren geyiği avcılığı yapılır. Göl balıkları da çok tüketilir. Süt, yoğurt, peynir, yumurta tüketimi çok fazladır. Çok kahve içerler. Dünyada çok kahve içen ülkeler arasında yer alırlar. Fin kahvesi, Türk kahvesi gibi pişirilir.

Genelde her öğünde süt içerler ve haşlanmış patates, karnabahar, kaşar peyniri tüketirler. Yumurta tüketimi de çok fazladır. Genellikle yemekleri haşlayarak yerler.7

Kaynakça

Notlar

Orijinal kaynak: finler. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.

Footnotes

  1. Bakınız: TDK Güncel Türkçe Sözlük, Dil Derneği Türkçe Sözlük

  2. http://www.kultur.gov.tr/TR/Genel/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFFFFB2CB2AD591CE26ED87D8E8A6DCB127

Kategoriler