İstanbul'un Fatih ilçesi sınırları içinde kalan semt.
16. yüzyılın son çeyreğinde sadrazamlık yapan Çiğalazade Sinan Paşa'nın sarayının ve yaptırdığı hamamın bu bölgede bulunması semtin "Çiğalaoğlu" adını almasına sebep olmuştur. Çiğalaoğlu adı daha sonra halkın ağzında "Cağaloğlu"na dönüşmüştür.
Cağaloğlu, Evliya Çelebi'nin aktardığına göre, Osmanlı devrinde idareci, asker ve ulemâ konaklarnın yer aldığı bir muhit idi. Zaman içinde semtin bu hüviyeti kazanmasında, Topkapı Sarayı'na yakın oluşunun önemli payı vardır.
16. yüzyılın son çeyreğinde sadrazamlık yapan Çiğalazade Sinan Paşa'nın sarayının ve yaptırdığı hamamın bu bölgede bulunması semtin nüfusunun ve öneminin artmasına sebep olmuştur. Osmanlı Devleti'nin sadâret makâmı ve devletin yönetim merkezi olan Bâb-ı Âli'nin varlığı semte daha 18. yüzyıldan itibaren özellik kazandırmış ve burası Osmanlı bürokrasisinin, sadaret mensuplarının, paşaların yaşadığı bir bölge halini almıştır. 1870'lerden sonra ise Cağaloğlu, Türk basının merkezi haline gelmeye başlamıştır.
1990'ların ortasına kadar Türk basının merkezi olarak anılmasına rağmen birçok büyük gazetenin bu semtten taşınmasıyla eski etkisini kaybetmesine rağmen hala o günlerin etkisi olan kentin kültür merkezi olması durumu az da olsa semtte görülmektedir.
1741 yılından beri kullanımda olan Cağaloğlu Hamamı, semte adını veren Çiğalazade Sinan Paşa tarafından yaptırılmıştır. 2007’de Guardian tarafından Dünyanın en iyi hamamları listesinde 1. sırada yer almıştır.
Cağaloğlu ayrıca kitabevleriyle meşhurdur. Pek çok yayınevinin genel merkezleri veyahut şubeleri burada bulunur. Bunlardan bazıları:
Orijinal kaynak: cağaloğlu. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page